G-XTDENW5LW2
30 Ekim 2025 - Perşembe

SEVDİĞİMİZİN NEYİNİ ÖZLERİZ?

Kaybettiğimiz sevdiğimizin en çok neyini özlersiniz? Her anında sevgi dolu, yaşama sevinci veren özverili bakışını, Her türlü olumsuzluğa korkmadan cesaret ve sevinçle katlanmamı anlatan davranışlarını,

Yazar - Abdulkadir Kaçar
Okuma Süresi: 5 dk.
Abdulkadir Kaçar

Abdulkadir Kaçar

-
Google News
Her olumsuzluğa karşı “BU DA GEÇER YAHU” diyen yaşama aşkımı her koşulda arttıran bilge sözlerini,
Her daim güven veren, affedici, dürüstçe gülümseyen
En içten, en samimi, en yalansız bakan saf gözlerini
Gözümü ilk açtığımdan itibaren beri birlikte yürüdüğümüz hayat yolunda;
Hastalık ve sağlığımda daima başucumda şefkatli şekilde teselli eden sevgi dolu bakışlarını,
İyileşmemiz için doktordan daha güçlü olan sevgiyle sunduğu geleneksel olarak aile ilacıyla tedavi etmeye çalışmasını, 
Küçük kâsede çorbasıyla başucumda beklemesini, pidesini, böreğini, yemeklerini,
Doktordan daha da büyük şifa verici olan; yüreğinin saf derinliğinden gelen olumlu ve iyileştirici frekanslarını, 
- CANINI SIKMA BU DA GEÇER GÜLÜM sözlerini,
Bir süre daha geçmeyeceğine inansam bile acılara dayanma tesellisini,
Geçmişte yaşadığı ölümü düşündüren hastalıklarından kendinin,
Var mücadele ederek, geleneksel bilgilerle olumlu düşünerek kurtulduğunu anlattığı anılarını,  
Canım sıkılmasın moralim yükselsin, bir an önce
İyileş diye yaptığı aile içi klasik esprilerini, 
Çevremizdeki insanlara uyguladığı gülmece uygulamalarını,
Tüm çevresindekileri bazen kahkaha attıran kendine özgü bulduğu güzel komikliklerini,
Hayatın her engeline ve tüm olumsuzluğuna karşı
İnanılmaz dayanma, savaşma ve aralıksız olarak mücadele etme gücünü, kararlılığını ve azmini, 
Ailece doğduğumuz topraklarımızı ziyarete giderken
Özel araba yolculuk sırasında arka koltukta önceden hazırladığı
Portakal, elma, mandalinaları soyup dilimler
Halinde ikram etmesini, onlardan aldığınız tadı,
Onları biz yiyince kendinin bizden fazla mutlu olduğunu,
Hatta kendinden fazla bize ikram etmesindeki sevincini, 
En yorgun, aç şekilde eve kendimi zor attığımda;
-OF ÇOK AÇIM dediğimde, sadece birkaç dakikada
Mutfağa girip, kendi için hazırladığı özel yemeklerini
Tadına doyulmaz şekilde hazırlayıp ikram etmesini, 
Özellikle yetişme dönemimde sıkıntılı anlarımda uyumadan önce
Başucumda elinde bir bardak sıcak ve ballı sütü ısrarla içmemi istemesini,
Tarlada, bağda, bahçede birlikte çalışırken yorulmayayım diye
Önündeki biber ve domates arkları benden önce çapalamasını
Ya da pamuk sıralarını benden önce toplamasını,
Yine dönüşte omzumda taşıman gereken kazma,
Kürekleri seni yormasın diye kendinin kahramanca taşımasını,
Hayatın en büyük, en acı ve sıkıntı veren yıkımlarına
Karşı kahramanca savaşarak, defalarca kazandığı zaferlerine tanık olmamı,
Her şeyin bittiği sanıldığı anlarda sıfırdan büyük bir coşkuyla,
En baştan nasıl mücadele edilip hayatımı yeniden raylarına ustaca oturtmasını, 
En zor zamanlarımda ekonomik olarak yaptığı fedakârlıkları,
Yemek masamızda önündeki yemek, pide, börekleri;
-BENİM KARNIM ZATEN AZ ÖNCE YEMİŞTİM BUNLARI SEN YE,
Diye ısrarla ve tekrar şeklinde önüme yığmasını,
-BUNLARI ZATEN SENİN İÇİN YAPTIM;
BİR AN ÖNCE İYİLEŞ, KENDİNİ TOPARLA demesini,
Sabahleyin erkenden kalkıp mutfakla tabak bardaklarla
Tıkırtılarla en sevdiğim kızartmalarla kahvaltımı hazırlamasını
Ekmeğin, biber ve domates kızartmasının, kahve kokusunun yatak odama kadar gelmesini,
Bu sırada uyanmayayım diye evin içinde yumuşak terlikle yürümesini,
Radyoda çalan Türkiye hafif ve mırıldanan sesiyle eşlik etmesini,
Ben ölsem bile arkamda dağ gibi duracak biri olduğu izlenimini aralıksız şekilde vermesini
Beşikten mezara kadar yaptığı her türlü özveriyle her zorlukta, en acı verdiğinde, her şey bitti denildiğinde bile hayatı sil baştan yeniden sevdirmesini,
Hayat ne getirirse getirsin, engellerle sürekli ve asla yılmadan mücadele etmem gerektiği düşüncemin oluşmasını,
Okumanın, öğrenmenin, ne kadar değerli ve büyük bir erdem olduğunu,
Verdiği savaşlarla hayatın hiçbir zorluğuna teslim olmadığını aksine onlara karşı kazandığı zaferlerini,
Hayatın en büyük engeline ve hiçbir olayın karşısında boyun eğmediğini, pes etmediğini,
Her şeye rağmen bir kez geldiğimiz hayat isimli bu serüveni gittiği son noktaya kadar onurla, mutlu biçimde kendimle ve ruhumla barışık şekilde taşımam gerektiği öğretisini,
Hiçbir şeyden korkmadan, cesaretle, mücadele ederek, kendimi aşıp, daha olgun, daha bilge, hayat serüvenim, gelecek kuşaklarca örnek alınacak şekilde, ayak izlerimi bu gezegene kazımam gerektiğini,
Ölümün her insan için doğal bir süreç olduğunu, her doğanın mutlaka bir gün öleceğini, bunu kabul etmemiz ve bilerek güzellikler yaşayıp, erdemleri imza atmamız gerektiğini özledim, 
Bir Hint felsefesinde aile, yaşam ve ölüm şu şekilde anlatılır;
Okyanusta karşılaşan iki ağaç parçasının bir süre birlikte yüzüp sonra kendi yollarına gittikleri gibi;
Ablacığımda ailemizin giden diğer bireyleri gibi bu sahnede karşılaştık, ama onlar kendi yoluna çoktan gitti,
Topraklar incitmesin, Allah rahmet eylesin mekânı cennet olsun,  
Ben büyük ablamı sonsuzluğa yolcu ettikten sonra;
Hayatımda bıraktığı izlerinden bunları özledim
ABDULKADİR KAÇAR Adana 2025 
#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Tüm Yazıları
G-XTDENW5LW2